top of page
Genç kadın-in-sun-şapka-on-the beach, -J

Güneş ve Ci̇ldi̇mi̇z

     Bir zamanlar güneşlenmek ve bronzlaşmak modayken artık beyaz kalmak moda! Güneş artık dost değil de bir düşman olduğunu göstermeye başladı. Çevrenizde mutlaka benzer sorunlar yaşayan birileri olmuştur; gençliğinde fazla güneşlenen veya güneşte fazla zaman geçiren kişilerin yüzlerindeki abartılı leke ve kırışıklıklar, tarlada veya güneş altında çalışan ve fazla güneşlenen insanların yüzlerinde veya ellerinde gelişen deri kanserleri, gencecik insanlarda görülmeye başlayan ben kanserleri… Güneş D vitamini üretmemize yardımcı olduğu ve en önemlisi tüm dünyada yaşam kaynağımız olduğu kadar aynı zaman da düşmanımız. 

Güneşe bağlı ciltte gelişen sorunlar:

1. Güneşlenme, güneş yanıkları ve bronzlaşma

     Güneş altında 10-15 dakika bile kalma sonrası ciltte kızarma mümkündür. Uzun süre güneşte kalma sonrası güneş yanıkları kendisini ağrı, kaşıntı ve su toplaması ile gösterir. İlk 18 yaş içinde maruz kalınan güneş yanıkları sonrası ileriki yaşlarda cilt kanseri gelişme riski belirgin şekilde artmaktadır. 

     Solaryum ve doğal güneş ışınları ile bronzlaşma sağlıklı değildir. İşin doğrusu bronzlaşma sağlıklıdır diye bir şey yoktur. Her güneşlenme, her solaryuma girme sonrası cildimiz hasar görür ve bu hasarlar zaman içinde birikerek kendisini 30’lu yaşlardan sonra yavaş yavaş göstermeye başlar. Daha sonraki yaşlarda bu hasar zaman içinde birikim etkisi ile kendisini lekeler, erken cilt yaşlanması ve cilt kanserleri olarak gösterir. 

2. Cilt Yaşlanması

     Uzun süre güneşe maruz kalmak kendisini cildi destekleyen kollajen, hyaluronik asit ve elastin yapısının azalması ve parçalanması sonucu hızlanmış cilt yaşlanması olarak gösterir. Sonuçta daha derin kırışıklık bulunan cilt, daha fazla leke ve daha pürüzlü cilt… Günümüzde herkes daha genç görünmek ve genç kalmak istiyor. Bunu arttıran en önemli faktörlerden birisi güneştir.

3. Güneş Lekeleri

     Güneş lekeleri kozmetik olarak rahatsız edici olduğu kadar bazen de deri kanseri öncüsü olması nedeniyle önemlidir. Her güneş yanığı erken yaşta leke oluşumu riskini belirgin arttırmaktadır. Birikim etkisi ile de ilerleyen yaşlarda güneş lekeleri oluşmaktadır. Oluşan güneş lekelerinin tedavisi bazen çok iyi sonuçlar vermemektedir. 

4. Güneş Alerjileri

     Bazı insanlar güneşe bağlı alerji geliştirebilirler. Hatta bazen bu alerjiler kısa süreli hafif güneş teması sonrası da oluşabilir. Güneş alerjileri hastaların hayatlarını kısıtlayan önemli sorunlardır. Bazı durumlarda kozmetik ürünler, parfümler ve bazı ilaçlar güneş alerjileri ve reaksiyonlarını tetikleyebilir.

5. Deri Kanserleri

     Deri kanserleri son zamanlarda diğer tüm kanserlerden çok daha fazla artmış ve hastalık, sakatlık ve ölümlere neden olmaktadır. Deri kanserleri hayat boyunca çok uzun süre güneşe maruz kalmaktan ve geçmişte gelişmiş güneş yanıkları nedeniyle oluşmaktadırlar. Deri kanserlerinin yaklaşık %90’ı güneşe maruz kalan vücut bölgelerinde ortaya çıkmaktadır. Temel olarak 3 çeşit cilt kanseri görülmektedir.

i. Bazal Hücreli Karsinom (BHK)

     Genellikle uzun süreli ve fazla güneş maruziyeti sonrası, ileri yaş kişilerin en sık yüz, boyun ve el sırtında oluşan kabarıklık, kanamalı yara veya genişleyen leke şeklinde görülen deri kanseridir. BHK en sık görülen ve diğer deri kanserleri içinde en iyi gidişatı olan deri kanseridir. Bu tip tümörler genellikle yavaş büyüyen ve genişleyen deri kanserleridir. Erken dönemde tedavi edilmezlerse zaman içinde kanamaya ve kabuklanmaya başlar ve büyük boyutlara ulaşabilir. BHK tedavi edildikten sonra düşük tekrarlama ve yüksek iyileşme oranına sahiptir.

ii. Skuamöz Hücreli Karsinom (SHK)

     Genellikle deride kabarıklık veya kabuklu yaralar şeklinde ortaya çıkan, en sık kulak, yüz, dudak, el üstü ve ağızda yerleşen deri kanseri çeşididir. İkinci sıklıkta görülür. Gidişatı BHK’ya göre biraz daha kötüdür ve lenf bezelerine, iç organlara yayılabilir. Erken yakalandığı takdirde tedavi şansı yüksektir.

iii. Malign Melanom

     Bütün deri kanserleri içinde en kötü ve en tehlikeli olanıdır. Erken tanı ve erken dönemde tedavi hastalıktan kurtulma şansını arttırır. Malign Melanom ben kanseri olarak da bilinir. Genellikle bu tip kanserler kahverengi veya siyah renktedirler. Melanom yayılma özelliği ile lenf bezelerine ve iç organlara yayılabilir. Dikkat çekmeden ve hiçbir belirti vermeden hızla büyüyüp vücuda yayılabilir. Genellikle var olan siyah veya kahverenkli bir ben üzerinde veya yakınında gelişebileceği gibi yeni çıkan bir ben olarak da kendisini gösterebilir. Ailesinde melanom öyküsü bulunan kişilerin, vücudunda sıradışı, garip ve/veya çok sayıda benleri olan kişilerin, doğuştan beni bulunan kişilerin ve çocukken güneş yanıkları  yaşamış kişilerin melanom riski diğer kişilere göre daha yüksektir.

     Melanom gelişimini erken anlayabilmek için vücudunuzda olan benlerden haberdar olmanız ve onları takip ediyor olmanız gereklidir. Bunun için en iyi yöntem ayda bir boy aynası karşısında vücudunuzda bulunan benlere bakmanız ve onları renk, şekil, kenar değişikliği ve büyüme açısından incelemenizdir. Ayrıca vücudunuza bakarken yeni ben gelişimi açısından uyanık olmanız da gereklidir. Bu şekilde benlerinizi kendiniz takip edebilir ve en küçük değişiklikte veya yeni ben çıkışında doktorunuza başvurabilirsiniz. Vücudunda benleri bulunan kişilerin yıllık düzenli dermatoloji doktoruna muayene olması da önemlidir. Bu şekilde eğer varsa gelişecek melanom erken dönemdeyken tespit edilebilir ve tedavi edilebilir.

     Güneşe aşırı maruz kalmamak, güneş yanıklarından kaçınmak, güneşlenmemek ve düzenli güneşten koruyucu ürünler kullanmak melanomdan korunmada en iyi önlemlerdir. 

Güneşten Nasıl Korunulur?

     Güneş ışınlarından çocuk ve bebekler dahil tüm insanların kesinlikle korunması gereklidir.

1. Koruyucu Giysiler

     Uzun kollu giysiler, uzun pantolonlar ile kollar ve bacaklar güneşten korunmalıdır. Geniş kenarlıklı şapka kullanılarak boyun, kulaklar, yüz üst kısmı ve burun gibi bölgeler korunabilir. Camları güneş ışınlarını filtre edebilen kaliteli güneş gözlükleri ile gözler ve göz kapaklar korunabilir.

2. Güneşten Koruyucu

     Güneş koruyucular güneş ışınlarının zararlı etkilerini azaltırlar ancak tam olarak engelleyemezler. Kar ve kumdan yansıyan güneş ışınları deriye ulaştığı, camlardan güneş ışınları geçtiği için gölgede veya kapalı ortamda olsanız dahi mutlaka en az 30 faktörlü güneşten koruyucular kullanmanız gereklidir. Güneşten koruyucuları güneşe çıkmadan 15-20 dakika önce açıkta kalacak tüm cildinize ince bir tabaka halinde uygulayın. Denize veya havuza girip çıkma sonrası, kurulanma ardından, güneşte uzun süre kalacaksanız 2 saatte bir mutlaka güneşten koruyucunuzu tekrar uygulayın.

3. Güneşten Kaçınmak

     Güneşin en etkili olduğu ve güneş ışınlarının dik olarak geldiği öğle saatlerinde (sabah 10 ile öğleden sonra 4 arasında) olabildiğince güneşten kaçının ve güneşe çıkmayın.

Güneş ve Ci̇ldi̇mi̇z: News
bottom of page